“Şampiyon” (Champion - 1949), Kötü ve Güzel (The Bad and the Beautiful - 1952), Ölmeyen İnsanlar (Lust for Life - 1956), “'Gunfight at the O.K. Corral” (1957) ve en önemlisi Spartaküs (Spartacus - 1960) gibi birçok filme imza atan efsanevi Hollywood aktörü Kirk Douglas, 103 yaşında hayatını kaybetti.
Oyuncunun Los Angeles’te öldüğünü, yine başka bir Hollywood yıldızı olan oğlu Michael Douglas, sosyal medya hesabı üzerinden duyurdu.
Baba Douglas üç defa Champion (1949), The Bad and the Beautiful (1952) ve Lust for Life (1956) filmleri için Oscar’a aday gösterilmişti. 1996 yılında ise sinema sektörüne 50 yıllık katkısının onuruna bir Oscar ödülü verilmişti. 2004 yılında emekli olana kadar 80’den fazla filmde rol aldı.
Kirk Douglas 103 yaşında hayatını kaybetti
Kirk Douglas sinema dünyasındaki ilk ününü “Şampiyon” (Champion - 1949) filmi ile kazanmıştı. Burada acımasız ve alaycı bir boksörü canlandırıyordu. Daha sonra usta ressamlardan biri olarak kabul edilen Vincent van Gogh’u canlandırdığı filmi Ölmeyen İnsanlar (Lust for Life - 1956) ile en iyi oyuncu dalında “New York Film Eleştirmenleri Ödülünü” kazanmıştı.
Hiç şüphesiz en büyük ünü oyuncuya Spartaküs (Spartacus - 1960) filmi getirdi. Tabii bu filmi hem yaparak hem de başrolünde oynayarak McCarthy Dönemine bir anlamda başkaldırıyordu. Çünkü Kirk Douglas bu filmde tarihten çok iyi bildiğimiz köle ve gladyatör olan Spartaküs’ü canlandırıyordu. Spartaküs de tarihe liderlik ettiği köle isyanı ile geçmiş bir isim. Film, Hollywood’un o dönem en çok kazandıran yapımlarından biri olmuştu.
Bu filmin ünü Amerika’yı ve hatta Batı’yı da aşarak Sovyetler Birliği’ne bile ulaşmıştı. Çok az Amerikan, Hollywood filmi o dönem Sovyet sansürünü geçerek izleyiciye ulaşabiliyordu. Spartaküs (Spartacus - 1960) da böyle filmlerden biriydi. Kölelik, buna başkaldırma, isyan gibi konuları işleyen ve tarihi gerçeklere de dayanan film Sovyet ülkelerinde de büyük ilgiyle karşılanmıştı.
Madem filmden bu kadar bahsettik, ilgisini çekenler için filmden kısa bir sahneyi de paylaşalım.
Kaynak: TheHollywoodReporter
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder